27.01.2023 – Friday Khutba / Cuma Hutbesi

27.01.2023 – Friday Khutba / Cuma Hutbesi

English

Topic: Purifying Our Lives with Repentance

Dear Brothers and Sisters!

In Today’s times, we see that our physical state is given more importance than our spirituality. Of course, as a requirement of our religion, we have to give due importance to the health and cleanliness of our body. However, we must also show the necessary care for our souls to be purified from harm and find peace in this way. The most important factor that causes the wear and tear of our soul is the sins we commit consciously or unconsciously throughout life. We are the vulnerable servants of Allah (swt) who do not have the opportunity to completely avoid sins. Even the shortfalls caused by not being able to properly fulfill our duties entrusted to us by Allah (swt) is enough as a sin for a conscious believer. For this reason, each of us must constantly seek refuge in the forgiveness of Allah (swt). Allah (swt) mentions in the Quran, “Turn to Allah in repentance all together, O believers, so that you may be successful.”[1]

Dear Brothers and Sisters!

We need to return our soul, which was sent to this world in an immaculate form, back to Allah (swt) in the same pure form. Our soul, which constitutes the essential aspect of our existence, always needs to be purified, cleaned and tamed. The most effective way of doing this is to believe and trust in Allah (swt), to take refuge in His Rahman and Rahim name, and to repent. It should also be known that hearts find peace only by remembering Allah (swt). Therefore, we need to fix our hearts and tongues through dhikr. A believer never despairs of Allah’s forgiveness for their sins, as Allah (swt) mentions in the quran “Allāh who is the Accepting of Repentance, the Merciful.”[2]

Dear Jama’ah!

The only way of our salvation is to turn to Allah (swt) with the realisation that we are helpless servants. The most obvious indication of turning to him is to accept his orders and prohibitions as our life principles and to repent for our sins. If we do not associate partners with him and do not fall into shirk, we can hope for the forgiveness of all our other sins. In another verse, the Quran mentions, “Indeed, Allāh does not forgive association with Him, but He forgives what is less than that for whom He wills. And he who associates others with Allāh has certainly gone far astray.”[3] We must not forget that in order for a sincere repentance to be accepted, it is necessary to feel remorse, never to go back to the same action, to ask Allah for forgiveness and to pray for Allah (swt) to cover our sins. However, we should also follow the repentance with righteous deeds.

Dear Brothers and Sisters!

Especially in these special days when the month of Ramadan is approaching, we should prepare our souls for Ramadan and repent of all the sins we know or not know of. We must strengthen our bond with Allah (swt) through prayer and repentance. Allah (swt) has given this gift to us as follows, But indeed, I am the Perpetual Forgiver of whoever repents and believes and does righteousness and then continues in guidance.”[4] Rasulullah (saw) has said, “To repent of sin is to abandon sin and not return to it.”[5]

May Allah (swt) make us one of his servants who are inclined to repent at every moment, remember Allah and receive His forgiveness. Ameen!

[1] Surah An-Nur, 24:31

[2] Surah At-Tawba, 9:104

[3] Surah An-Nisa, 4:116

[4] Surah Taha 20:82

[5] İbn Hanbel, I, 446


Türkçe

Konu: Hayatımızı Tövbeyle Arındırmak

Muhterem Müslümanlar!

İçinde yaşadığımız dönem cismin ve bedenin yüceltildiği, ruhun ve maneviyatın görmezden gelindiği bir dönemdir. Elbette dinimizin gereği olarak, bedenimizin sağlığına ve temizliğine gereken ehemmiyeti vermek durumundayız. Ancak ruhumuzun kirlerden arınmasına ve bu yolla huzura kavuşmasına yönelik gereken ihtimamı da göstermeliyiz. Ruhumuzun yıpranması ve örselenmesine sebep olan en önemli amil ise, hayatın akışı içerisinde farkında olarak veya olmayarak işlediğimiz günahlardır. Bizler günah ve eksikliklerden bütünüyle kaçınma imkanına sahip olmayan, Mevla’mızın aciz kullarıyız.  Allah’a, insanlara ve Rabbimizin bize emanet olarak verdiği aleme karşı görevlerimizi hakkıyla yerine getirememenin vermiş olduğu eksiklik dahi, şuur sahibi bir mümin için günah olarak yeter. Bu sebeple, her birerimiz Rabbimizin mağfiretine sürekli sığınmak durumundayız. Yüce Allah, kitabımız Kuran-ı Kerim’de; “Ey müminler! Hep birden Allah’a tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.”[1] diye buyurmaktadır.

Aziz Müminler!

Tertemiz olarak bu dünyaya gönderilmiş olan ruhumuzu, sahibi olan Mevla’mıza tekrar safiyetini koruyarak teslim etmektir. Varlığımızın asli yönünü teşkil eden ruhumuzun, her daim arınmaya, temizlenmeye ve terbiye edilmeye ihtiyacı vardır. Bunun en etkili yolu da, Allah’a inanıp güvenmemiz, O’nun Rahman ve Rahim olan ismine sığınmamız ve yarattığı kullarına hiçbir zaman kapatmadığı tövbe kapısının eşiğinden ayrılmamamızdır. Ayrıca bilinmelidir ki kalpler ancak Allah’ı anmakla huzura erer. Dolayısıyla kalbimizi, dilimizi zikir üzere sabit kılmamız gerekmektedir. Bir mümin, işlediği günahlar sebebiyle Hak Teala’nın mağfiretinden asla ümidini kesmez ve “Allah tövbeleri kabul edendir, çok merhametlidir.”[2] ayet-i kerimesine sonsuz derecede iman eder.

Kıymetli Kardeşlerim!

Kurtuluşumuzun yegane yolu, aciz bir kul olduğumuzun idrakiyle, bizim ve tüm mevcudatın sahibi olan Allah’a yönelmemizdir. O’na yönelmenin en bariz göstergesi, emir ve yasaklarını hayat prensibimiz olarak kabul etmek ve günahlarımız sebebiyle tövbe etmektir. O’na ortak koşmaz ve şirk bataklığına düşmez isek, diğer işlediğimiz tüm günahların bağışlanmasını ümit edebiliriz. Rabbimiz; “Şüphesiz Allah kendisine ortak koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışında dilediğini bağışlar. Allah’a ortak koşan, muhakkak ki, derin bir sapıklığa düşmüştür.”[3] diye buyurmaktadır. Unutmamalıyız ki, samimi bir tevbenin kabul olunması için pişmanlık duyulması, yapılan fiile asla geri dönülmemesi, Allah’tan af ve mağfiret dilenmesi ve Allah’tan günahlarımızı örtmesi için dua edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte salih amellerle tevbemizi süslemeliyiz.   

Değerli Cemaat!

Özellikle Ramazan ayının yaklaştığı bu güzide günlerde ruhumuzu Ramazan’a hazırlamalı ve bilip bilmediğimiz tüm günahlardan tövbe etmeliyiz. Rabbimiz ile olan bağımızı, dua ve tövbeyle güçlendirmeliyiz. Yüce Alllah; Şu da bilinmeli ki, ben tövbe edip yürekten inanan ve iyi işler yapan, sonra da doğru yolda sebat eden kimselere karşı çok bağışlayıcıyım.”[4] diye bizleri müjdelemektedir. Ancak tövbeyi de samimiyetle yapmalı ve tövbe ettiğimiz günahtan uzak durmaya çalışmalıyız. Allah Resûlü (sav) şöyle buyurmuştur: “Günahtan tövbe etmek, günahı terk edip bir daha ona dönmemektir.”[5]

Rabbimiz bizleri her anımızda dili tövbe etmeye meyilli olan, Allah’ı zikreden ve O’nun mağfiretine mazhar olan kullarından eylesin. Amin!

[1] Nûr suresi, 24:31

[2] Tevbe suresi 9:104

[3] Nisâ Suresi 4:116

[4] Tâhâ suresi 20:82

[5] İbn Hanbel, I, 446

Leave a comment

Information

ICMG - Islamic Community Milli Gorus Australia

7/882 Cooper St, Somerton VIC 3062

(03) 9359 5292

Quick Links