26.05.2023 – Friday Khutba / Cuma Hutbesi

26.05.2023 – Friday Khutba / Cuma Hutbesi

English

Topic: Living a Halal Life

Dear Brothers and Sisters!

How we can gain Allah’s approval has been revealed to us in the Quran. The minimum condition for gaining Allah’s approval is to avoid haram. It is a necessity of being a believer to stay away from what Allah (swt) has forbidden and to be content with what he allows. Allah (swt) mentions the following in Surah Al-Baqarah: “O mankind, eat from whatever is on earth [that is] lawful and good and do not follow the footsteps of Satan. Indeed, he is to you a clear enemy.”[1] From this, we understand that a believer is responsible for everything they consume. What you eat and drink must be halal and clean.

Dear Brothers and Sisters!

We should not forget that the test of humanity regarding sin began with eating from the forbidden tree. Allah (swt) said to Adam (as) and his wife: “And We said, “O Adam, dwell, you and your wife, in Paradise and eat therefrom in [ease and] abundance from wherever you will. But do not approach this tree, lest you be among the wrongdoers.” Allah (swt) informs us that Adam (as) and his wife were expelled from Paradise after they ate from the tree forbidden by Allah (swt). By doing so, they exceeded the limits set by Allah (swt). As Adam (a.s.)’s test has shown us, human beings can only feed the body entrusted to them with food permitted by Allah (swt). The Prophet (saw) mentioned [the case] of a man who, having journeyed far, is scruffy and dusty, and who spreads out his hands [in supplication] to the sky saying “O Lord! O Lord!,” while his food is haram, his drink is haram, his clothing is haram, and he has been nourished with haram, so how can [his supplication] be answered?[2]

Dear Brothers and Sisters!

Leading a halal life means surrendering to the limits set by Allah (swt). This surrender strengthens the bond between us and our creator, and crossing the borders damages the bond. Believers should show importance to this bond to live a halal life. As a matter of fact, our beloved Prophet (saw) said, “Halal is clear; haram is also clear. Between the two, however, there are some doubtful things that most people do not know. Whoever avoids doubtful things will protect his religion and chastity. Whoever falls into doubtful things, he has fallen into haram…[3] Therefore, it is a requirement of Taqwa to avoid anything that we are not sure about whether it is halal or haram, as Allah (swt) loves those who are pious.

Dear Jama’ah!

When it comes to halal living, only eating and drinking should not come to mind. The ways in which we earn our wealth and how we spend the blessings given to us are just as important. The religion of Islam teaches us the importance of earning through halal means and that living in this way is necessary for peace in the world and the hereafter. It is well known that there are people who resort to fraudulent and illegal means to earn more money. However, the religion of Islam advises us to be truthful and honest in all areas of life. Respecting people’s rights, being honest and avoiding waste are of Islamic moral values.

Maintaining a halal life means avoiding Israf. Israf basically means being wasteful or extravagant. Just as inconsistency in nutrition causes diseases in the body, excessiveness in our spending and savings causes spiritual diseases. We should avoid being extravagant, especially to places we go for holidays, we should aim to take a holiday by observing halal and haram. While there is so much hunger, poverty and waste in the world, the duty of us believers, who have been sent to the earth as leaders, is to turn our earnings into goodness through our spendings.

May Allah (swt) allow us to stay on the straight path and make us all among those who lead a halal life. Ameen.

[1] Surah Al-Baqarah, 2:168

[2] Müslim, Zekât 65

[3] Müslim, Müsâkât, 107


Türkçe

Konu: Hayatı Helal Yaşamak

Değerli Müminler,

Allah yüce kitabında bizlere kendisinin rızasını nasıl kazanacağımızı gösterir. Allah’ın rızasını kazanmanın en asgari şartı, haramlardan sakınmaktır. Rabbimizin yasak kıldıklarından uzak durmak, izin verdikleri ile yetinmek mümin olmanın bir gerekliliğidir.

Bakara suresinde Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helal ve temiz olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır.”[1] Buradan anlıyoruz ki, Mümin bünyesine aldığı herşeyden mesuldür. Yedikleri ve içtiklerinin, tenine ve saçına uyguladıklarının helal ve temiz olması gerekmektedir.

Değerli Kardeşlerim!

Unutmamalıyız ki, insanlığın günah ile ilgili imtihanı yasak ağaçtan yemekle başlamıştır. Zira Allah Hz. Adem ve eşine şöyle demişti: “Ey Âdem! Sen ve eşin cennette yerleşip dilediğiniz şeyden yiyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın! Sonra zalimlerden olursunuz.“   Yüce Rabbimiz bize kitabında Adem ile eşinin Allah’ın yasak kıldığı ağaçtan yedikten sonra cennetten uzaklaştırıldıklarını bildirir. Zira böyle yaparak Allah’ın koyduğu sınırları aşmışlardı. Hz. Adem’in bu imtihanı bize insanın Allah’ın kendisine bir emanet olarak verdiği bedenini ancak onun izni olanlarla beslemesi gerektiğini gösterir. 

Bir gün Hz. Peygamber saçı başı dağınık, toz toprak içinde kalan ve elini semaya kaldırıp: “Ey Rabbim, ey Rabbim” diye dua eden bir yolcuyu zikredip,“Bu yolcunun yediği haram, içtiği haram, giydiği haramdır ve haramla beslenmektedir. Peki böyle bir kimsenin duasına nasıl icabet edilir? [2] diye buyurmuştu.

Aziz Kardeşlerim!

Helal bir hayat sürdürmek, Allah’ın koyduğu sınırlara teslim olmak demektir. Bu teslimiyet Rabbimiz ile aramızdaki bağı güçlendirir.

Sınırları aşmak ise alemlerin Rabbi ile aramızda olan bağı zedeler. Mümin bu bağın üzerine titremeli, helal hayat sürdürmeyi bir hassasiyet haline getirmelidir. Nitekim sevgili Peygamberimiz “Helâl bellidir; haram da bellidir. İkisinin arasında ise birtakım şüpheli şeyler vardır ki insanların çoğu bunları bilmezler. Kim şüpheli şeylerden sakınırsa, dinini ve ırzını (namus ve haysiyetini) korumuş olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse, harama düşmüş olur…” [3] şeklinde öğütlemektedir.

Haram olduğundan emin olmadığımız meselelerde şüpheli olduğu için sakınıyorum demek müminin görevidir. Şüpheli, yani helal veya haram olup olmadığından emin olmadığımız herşeyden sakınmak, takvanın bir gereğidir. Allah takvalı olanları sever.

Değerli müminler!

Helal hayat diyince akla sadece yeme-içme gelmemelidir. Hayatımızı hangi yollarla kazandığımız ve bize verilen nimetleri nasıl harcadığımız da bir o kadar önemlidir. İslam dini, bizlere helal yollarla kazanç sağlamanın önemini ve bu şekilde yaşamanın dünya ve ahiret huzuru için gerekli olduğunu öğretir. Birçok insan, daha fazla para kazanmak için hileli ve yasadışı yollara başvurur. İslam dini, bizlere tüm hayat alanlarında doğru ve dürüst olmamızı öğütler. İnsanların haklarına saygı göstermek, dürüst olmak ve israftan kaçınmak İslam tasarruf ahlakının olmazsa olmazlarındandır.

Helal hayat sürdürmek, israftan kaçınmak anlamına gelir. İsraf, temelde ölçüsüzlük anlamına gelir. Beslenmede ölçüsüzlük bedende hastalıklara yol açtığı gibi, harcama ve tasarruflarımızdaki ölçüsüzlük manevi yaralara sebep olur. Lüks, şatafat ve gösteriş dünya hayatına fazla bağımlı olmanın bir göstergesi olabilir. Özellikle sıla-i rahim gayesiyle gideceğimiz memleketlerimizde savurgan ve müsrif olmaktan kaçınmalı, helal ve haramlara riayet ederek bir tatil yapmayı hedeflemeliyiz. Dünyada bu kadar açlık, yoksulluk ve israf varken, yeryüzüne Allah’ın halifesi olarak gönderilmiş olan biz müminler tasarruflarımızı hayır ve hasenata çevirmeliyiz. Allah, bizi doğru yoldan ayırmasın ve hepimizi helal bir hayat idame edenlerden eylesin.

[1] Bakara suresi, 2:168

[2] Müslim, Zekat 65

[3] Müslim, Müsâkât, 107

Leave a comment

Information

ICMG - Islamic Community Milli Gorus Australia

7/882 Cooper St, Somerton VIC 3062

(03) 9359 5292

Quick Links